21 Ocak 2008 Pazartesi

ayrılık mektubu..


artık yaşayamayacağını düşündüğün sürecin başlangıç noktasıdır ayrılık.. ruh gibi olursun, yemek yiyemezsin, gülemezsin, uyuyamazsın, uyanamazsın, içinden hiçbir şey yapmak gelmez,başın sürekli ağrır, gözlerin sürekli dolar, her gittiğin yerde, her dinlediğin şarkıda, aldığın her kokuda, aklına anıların gelir.. hayatının asla ondan önceki haline dönemeyeceğini düşünürsün, çünkü bir kere o girmiştir, bir kere sevmişsindir, bir kere öpmüş, koklamış, sarılmışsındır artık, bunlar senin için bir bağımlılık halini almıştır. ona bir daha dokunamayacağını, sarılamayacağını düşünmek her seferinde acıyı en başa döndürmek olur. tekrar tekrar yaşarsın aynı evreleri. sürekli kararlar alırsın hayatına dair, ama asla uygulayamazsın. olabilecek en kesin ve kötü şekilde bittiyse bile, içindeki sevgi, umudunun asla bitmemesine neden olur. ama bakarsın olmuyor ondan bir çaba gelmiyor, sen ararsın, ve seven insan için en acı olan şeyi duyarsın, artık seni sevmediğini.. ayrılıktan da zordur bu, çünkü sen bu aradaki sürede hep onun da seni sevdiğini düşünerek kendini avutarak geçirmişsindir. bu korkunç gerçekle de yüzleştikten sonra artk hayatıma devam edebilirim, beni sevmediğini oğrendim bunun ötesi yok dersin. ama içten içe, gururundan öyle diyor, o da seviyor biliyorum diye kendini kandırırsın, ve hayatına devam edeceğin yola bir engel koyarsın. kendi kendine niye o zaman başkasıyla beraber değil, der, içten içe mutlu olursun, ama bi süre sonra bu da gerçekleşir ve artık herşey tüm gerçekliğiyle önündedir. ayrılmışsınızdır, o ilişki bitmiştir, seni sevmiyodur, gurur yaptığı da yoktur, gerçekten sevmiyodur, ve başka biriyle birliktedir. bütün bunlar kafana dank ettiği zaman, işte o zaman, gerçekten hayatına devam edebilirsin..

Hiç yorum yok: