30 Ağustos 2008 Cumartesi

eski hatıralar ; yeni umutlar

Acıların en acısı mutlulukları hatırlamaktır.

(Alfred de Musset)

29 Ağustos 2008 Cuma

Budizm Öğreniyoruz II




Budizm M.Ö. 563-M.Ö. 483 yılları arasında yaşadığı tahmin edilen, bugün Buddha olarak bilinen Siddhartha Gautama tarafından kurulmuştur. Siddhartha Gautama kuzey Hindistan'da bir prens olarak doğduktan sonra, hayattaki acıları sona erdirmek için bir yol bulmak amacıyla kırallığını terk etmiş ve uzun çalışmalar sonucunda aydınlanmaya ulaşmıştır.
Siddhartha Gautama'nın, Nepal'deki Lumbini'de[1] doğduğu düşünülmektedir. Yaygın olmamakla birlikte Hindistan-Nepal sınırındaki Kapilavastu'da doğduğuna dair iddialar da vardır. Geleneksel olarak kabul edilen yaşam hikayesi şöyledir: Siddhartha Gautama klanı ve Sakya kabilesinden bir prens olarak dünyaya gelir. Doğumundan kısa bir süre sonra babası Kral Suddhodana'yı bilge olduğu varsayılan bir kişi ziyaret eder. Siddhartha hakkında "Bu çocuk ya muhteşem bir kral (chakravartin), veya muhteşem bir kutsal adam (Sadhu) olacak" der. Siddhartha'nın ileride kral olarak yerine geçmesini arzulayan babası ise, onun yaşamı boyunca acı ve ölüm gibi hayatın gerçeklerinden habersiz sarayda yaşamasına çaba gösterir. Bundan dolayı Siddhartha hayatının ilk 29 yılını insan nefsinin arzu edebileceği her tür zenginliğin içinde yaşamıştır. Babasının çabalarına rağmen Prens Siddharta 29 yaşındayken, ilk kez bir yaşlı insanın acı çektiğini görür. Bu olaydan sonra sarayın dışında yaptığı gezintilerde, hasta bir adam, çürümüş bir ceset ve çileci bir derviş[2] görünce hayatın ızdırap içerdigini farkeder ve acıyı altetmek için çileci bir derviş olarak yaşamaya karar verir.
Derviş olmak için görkemli hayatı arkasında bırakarak sarayından ayrılan Siddhartha, başlangıçta çeşitli dervişlere katılarak onların çileci öğretilerini izler. Bu dervişler toplumdan ayrı, yoksun bir hayat sürerek açlık, kendine eziyet gibi çeşitli yöntemlerle nefislerini engellemeye çalışmaktadırlar. Uzun süre bu yoksun hayatı izleyen Siddhartha bu yöntemlerin insana açlığa dayanma, hassas fısıltılar duyma, vücutta ağrı hissetmeme gibi olağanüstü ruhani güçler kazandırdığını farkeder, ancak aynı zamanda vucuduna zarar verdigini de görür.[3]
Siddhartha, bu yöntemlerin aradığı cevaba ulaşmasına katkıda bulunmadığını, prens olarak zenginlikler içindeki hayatında olduğu gibi tatminsizlik ve huzursuzluk yarattığına karar verir. Böylelikle çileci yaşamına son vererek anapanasati[4] denilen nefesi yargısızca dikkatle takip etme meditasyonunu geliştirir. Çileci yaşam yerine, ne nefsin her istediginitatmin etmek, ne de vucudu ihtiyaçlarindan mahrum bırakacak bir orta yol takip etmeye başlar. Söylenceye göre çileci hayatı terk etmesi bir gün köylü bir kızın getirdiği süt ve pirinç muhallebisini kabul etmesiyle olur; ve bir incir ağacının altında nefes meditasyonuna oturur. 49 günlük meditasyondan sonra, 35 yaşındayken ilmini tamamlar ve günümüz Bodh Gaya'sında bulunan bu ağacın altında aydınlanmaya ulaşır.
Aydınlanmasından sonra Buda veya Gautama Buddha adını alarak öğretilerini yaymaya başlar. Hindistan'ın kuzeyini, Ganj kıyılarının kutsal kenti Benares ve dolaylarını yeni felsefesini anlatarak gezen Gautama Buddha, kayıtlara göre 80 yaşında Kuşinigar'da (Hindistan) ölmüştür.
Gautama Buddha'nın ölümünden sonra Budizm Güneydoğu, Doğu ve Kuzey Asya'da yayılmıştır. 20 yüzyıla gelindiğinde Avrupa ve Amerika'da da ilgi görmeye başlayan Budizm, pekçok farklı mezhep ya da okula ayrılmıştır.

27 Ağustos 2008 Çarşamba

Bİ MAÇA BAKIP ÇIKICAZ...


Sınır Tanımayan Taraftarlar Ermenistan – Türkiye Milli Maçına gidebilmek için sınırın bir günlüğüne de olsa açılması talebinde bulundu. Basin toplantısında açıklamayı okuyan Genç Siviller üyesi Pınar Akpınar ‘Bi maça bakıp çıkıcaz’ dedi.


Bİ MAÇA BAKIP ÇIKICAZ...Türkiye-Ermenistan kara sınırı 6 Eylül 2008 Cumartesi günü Türkiye-Ermenistan maçı için turistik geçişlere 24 saat’liğine açılsın!2010 Dünya Futbol Kupası’nda Türkiye, grup elemelerindeki ilk maçını, 6 Eylül 2008’de Erivan’da Ermenistan’la yapıyor. Ermenistan Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan Türkiye Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ü maçı izlemek için Erivan’a davet etti.Bu maç, Ermenistan’la Türkiye arasındaki ilişkinin normalleşmesi adına büyük bir fırsat. Türkiye’den maçı izlemeye gidecek taraftarların Erivan’a ulaşmak için iki alternatifi var:İlki Erivan’a havayoluyla gitmek. Çok pahalı ve yer bulmak zor.İkincisi karayoluyla Gürcistan üzerinden saatlerce yol gitmek. Hem de Iğdır-Erivan arası karayoluyla sadece yarım saatlik mesafeyken. Türkiye-Ermenistan sınırı 1994’ten beri karadan geçişlere kapalı.Türkiye-Ermenistan kara sınırı 6 Eylül 2008 Cumartesi günü turistik geçişlere 24 saat’liğine açılsın!Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Ermenistan Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan’ın maç davetini kabul etsin!
Երիտ անպաշտօններՍահման չճանչցող երկրպագուներ Մէյ մը նայինք՝ պիտի գանք... 6 Սեպտեմբեր 2008 Շաբաթ օրը, մեկ օրուան համար, թող բացուի Թուրքիա-Հայաստան սահմանադուռը, նովյն օր կայանալիք ֆուդբոլի հանդիպման առթիվ:Թուրքիան, 2010 Աշխարհի Գաւաթի առաջին զտման մրցումը պիտի խաղա Հայաստանի հետ, Երեւանի մէջ:Հայաստանի Հանրապետության Նախագախ՝ Սերժ Սարգիսյան, մրցումը միասնաբար դիտելու համար Հայաստան հրավիրած է Թուրքիո Նախագահ՝ Ապտուլլահ Կիւլը:Մրցումը կարեւոր առիթ մըն է Հայաստան-Թուրքիա հարաբերությունները բնականացնելու համար: Թուրքիայէն մրցումը հետեւիլ ուզողներ երկու այլընտրանք ունեն Երեւան երթալու՝Առաջինը օթային ճանապարհն է, որը, թէ շատ սուղ է և թէ դժվար է տեղ գտնելը:Երկրորդը, ցամաքային ճամբով, Վրաստանի տարածքեն ժամերով ճամբորդել: Ինչ որ Ըղտըր-Երեւան ցամաքային ճամբան հազիվ կես ժամ տեւողություն ունի:Սակայն 1994–էն ի վեր ցամաքային ճամբորդների համար բակ է Թուրքիա-Հայաստան սահմանադուռը:Մենք՝ իբրեւ սահման չճանչցող երկրպագուներ, պահանչում ենք որ Թուրքիա-Հայաստան սահմանադուռը թող բացվի զբօսաշրջական այցելությունների համար, մեկ օրով, 6 Սեպտեմբեր 2008 Շաբաթ օրը: Նախագահ՝ Ապտուլլահ Կիւլը թող ընդունի Հայաստանի Հանրապետության Նախագախ՝ Սերժ Սարգիսեանին ուղղած մրցման առթիվ հրաւերը:Մանրամասն տեղեկութեան համար

WE'LL JUST GLANCE AT THE GAME AND LEAVE...Let the Turkish-Armenian border be opened for 24 hours on September 6, 2008 on occassion of the Turkish-Armenian football game! Turkey is playing its first game in the group preliminaries of the World Cup with Armenia in Yerivan on September 6, 2008. The Armenian President Serj Sarkisyan has invited the Turkish President Abdullah Gül to Yerivan to see the game. This game is a great oppurtunity for the normalization of the relations between Turkey and Armenia. The fans travelling from Turkey to see the game have two options in order to arrive in Yerivan: First is going to Yerivan by air. very expensive and hard to find a free seat. Second is going via Georgia by road. Takes too long and pointless when it takes only half an hour by road from Iğdır to Yerivan. The Turkish- Armenian border has been closed since 1994. Let the Turkish- Armenian border to be opened for 24 hours on September 6, 2008 for touristic crossing!Let Abdullah Gül accept the invitation of the Armenian President Serj Sarkisyan and go to Yerivan to see the game!
sinirtanimayantaraftarlar@gmail.com
fanswithoutborders@gmail.com

Budizm Öğreniyoruz I


Budizm, hayattaki acı, ızdırap ve tatminsizliğin kaynaklarını açıklayan ve bunların giderilmesinin yollarını gösteren bir öğretiler topluluğudur. Farklı bakış açılarına göre din veya felsefe olduğu kabul edilir. Budizm'de öğretilerin ana çatısını, meditasyon gibi içe bakış yöntemleri, reenkarnasyon denilen doğum ölüm döngüsünün tekrarı ve karma denilen neden-sonuç zinciri gibi kavramlar oluşturmaktadır.
Budizm Sanskritçe ve Pali dillerinindeki eski Budist metinlerinde 'uyanmış kişi - farkında olan' anlamına gelen Buddha kelimesinden gelir. Çağımızın Budası da denilen Siddhartha Gautama Budizm'in kurucusu olarak kabul edilir.
Budizm Siddhartha Gautama'nın ölümünden sonra 500 sene boyunca Hindistan Yarımadasında, daha sonra Asya ve dünyanın geri kalanında yayılmaya başladı.

24 Ağustos 2008 Pazar

PSNDYZ!


23.08.2008 ASY

22 Ağustos 2008 Cuma

Futbolun Para(dok)sal Sorunlarına Kafa Atarcasına Peşindeyiz!


Sezonun açılış maçında tam kadro PESINDEYIZ...
Galatasaray -Denizlispor
23.08.2008 19.00 Ali Sami Yen

19 Ağustos 2008 Salı

2008-2009 Sezonunda Yeni Açık'tayız,Yine Açıktayız..


Seni Yandan Sevmeye Param Çıkışmıyor Galatasarayım.....Yıkılan kalelerimizin arkasında Sevginle yaşıyoruz

Save DAFUR, kick Omar Al Sharif out of country!

STOP THE GENOCIDE, MAKE A DIFFERENCE THEN WE'LL TALK!

17 Ağustos 2008 Pazar

Bize bu yazdan geriye kalan..





































































Yazın başından beri kafamızın güzelleşmesinde desteğini esirgemeyen nice raki, bira, votka ve viski markasına, sprey boyada bir dünya markası olma yolunda hızla ilerleyen 'Akçalı'ya, bütün yaz inatla boya temizleme seferberliği düzenleyen güzide belediyemize sonsuz teşekkürlerimizi sunarız..


'Peşindeyiz! GALATASARAY'

15 Ağustos 2008 Cuma

13 Ağustos 2008 Çarşamba

Sonun Başlangıcı..


Evet bugün bir sonun başlangıcı aslında.Uğruna nice fedakarlıklara katlandığın,belkide babanın elini bir yere giderken bu kadar mutlu tuttuğun,mahalledeki maça giden abinin götüne yapıştığın,okul kıyafetlerinle kuyruklarda beklediğin,terk eden sevgiliden sonra sığındığın, mutlu olduğunda koştuğun,kederinde oturup ağladığın,her sezonunda,her maç gününde,her 90 dakkasında,her pozisyonunda sayısız anılar bıraktığın 'Mabed'e veda için geri sayımın başlangıç günü bugün.

Herkesin içinde kalan,her hatırlandığında o an ki heyecanı yaşarcasına anlatılan,bir maç,bir üçlü,bir omuz omuza vardır mutlaka Mabed'in içinde.Özdeşleşmektir aslında bu.Kendinden bişeyler bulursun her gelişinde,ilk gelirken ki heyecanı yaşarcasına.Kimler gelir,kimler geçer Mabed'den.Birileri gider stadın eskiliğinden dem vurur,birileri gider aralık soğunu dert yanar,birilerinin derdi yapılmayan transfer,birilerinin ki kötü giden takımdır.Aslında hepsi Mabed'den kaçış senaryolarıdır.Oysa ki hiç terk etmeyen sen umursamazsın pek bunları.Stadın köhneliğine nostaljik yaklaşır,aralık soğuna omuz omuzayı daha sıkı yapacağın için gülümser,transferi hiç sorgulamaz,hakkını verip yanilen takımını gözyaşlarınla alkışlarsın.Farklıdır işte bu yüzden senin için Mabed.Hiç kimsenin olmadığı kadar senindir çünkü.

Senin olan,sahiplendiğin,hayatının bir dönemini gömdüğün Mabed'e adına yakışır bir biçimde veda etme zamanı şimdi.Bu sezon her zamankinden daha çok bağıralım,anıları yad edelim,eskisi gibi sabahın köründe sokağa gelelim,her biten 90 dakikanın ardından eksilen güne üzülelim,başına,sonuna,ortasına koyulmak istenen endüstriyel yaftalara isyanımızı haykıralım.Çünkü;
'Bundan sonra olan hiçbiri,şimdiki kadar bizim olmayacak..'

5 Ağustos 2008 Salı

Bienvenido!


Ve hasret biter,'Katalonyalı' eve geri döner..
Çok özledik ulan!

4 Ağustos 2008 Pazartesi

yaz okulu @ final


6/8/2008

13.00 - Mahalli İdareler I

7/8/2008
13.00 - Türkiye Ekonomisi

daha çok gençken..

3 Ağustos 2008 Pazar

Road to Bucharest!



Ülkemiz ile Avrupa ülkeleri arasındaki tren bağlantısı İstanbul-Bükreş-İstanbul arasında her gün karşılıklı çalışan Bosfor Ekspresi ve İstanbul-Selanik-İstanbul arasında her gün karşılıklı çalışan trenle sağlanmaktadır. İstanbul-Sofya ve İstanbul-Belgrat bağlantısı Bosfor Ekspresine bağlanan vagonlarla sağlanmaktadır.

#Ülkemizden Avrupa yönüne yolcu tren bağlantıları







KUŞET SÜPLEMAN ÜCRETLERİ :
• İstanbul- Belgrat/Bükreş parkurunda kuşetli vagonlarda ;• 6 kişilik kuşetli vagonda yolcu ve gece başına kuşet süpleman ücreti : 19,70 YTL• İstanbul-Sofya parkurunda kuşetli vagonlarda yolcu ve gece başına kuşet süpleman ücreti : 10,50 YTL


Touriste (2/3) : 3 kişilik yataklıda bir kişi, ( II. mevki biletle geçerli)
Double (2/2) : 2 kişilik yataklıda bir kişi, ( II. mevki biletle geçerli)
Single (1/1) : 1 kişilik yataklıda bir kişi, ( I. mevki biletle geçerli)


Not: Tamamen bilgilendirme amaçlı olup,herhangi bir gazlama faaliyeti söz konusu değildir.

1 Ağustos 2008 Cuma

world of darkness

ihtiyar adamın dediği gibi, karanlık iyidir..

@ darkness