31 Aralık 2009 Perşembe

Aralık 2006

o güzel filmin üstünden yıllar geçti.
ve herkes payına düşen hayal kırıklıklarıyla yaşayabilmeyi öğrendi..
"kaybolup gidenlere" inat, bütün tribün emekçilerine mutlu seneler dileriz.
@ peşindeyiz

29 Aralık 2009 Salı

Pilavdan dönenin kaşığı kırılsın


Sizler sizi adam eden Galatasaray'a tavır alırken, bizler 14 yıl şampiyon olamayan, ama takımının peşini bırakmayan tribüne nasıl özendik, nasıl içlendik biliyor musunuz? Avrupa'nın en tepesini adımladığımız günlere tanıklık ediyorduk oysa ki! Siz kulübe üyelikle onore edilip burun kıvırırken, biz bütün okul harçlıklarımızı olimpiyatta tarihin en kötü Galatasatray'ının yanında olmak için harcıyorduk...

Yazıldığı gibi okunur Galatasaray ve her duygunun üzerindedir, ona olan sevgimiz....

19 Aralık 2009 Cumartesi

Haftanın Sonu

19/12/09 Cumartesi 15:00 ; 50.Yıl S.S.
Voleybol E. : Galatasaray - SGK
-
19/12/09 Cumartesi 20:00 ; A.S.Y.
Futbol : Galatasaray - Gençlerbirliği
-
19/12/09 Cumartesi 21:00 ; ENKA
Sutopu : Heybeliada - Galatasaray
-
20/12/09 Pazar 13:30 ; Ataköy A.C.
Basketbol E. : Galatasaray - Antalya Taş Ocağı Bld.
-
20/12/09 Pazar 15:30 ; Ataköy A.C.
Basketbol T. : Galatasaray - Kardemir Karabük
-
20/12/09 Pazar 17:30 ; 50.Yıl S.S.
Voleybol B. : Galatasaray - Yeşilyurt

14 Aralık 2009 Pazartesi

Çerkezköy'den Mektup Var

patriot'un herkese selamı var. 28 günlük eğitim için cânım Trakya'nın bir diğer güzel ilçesi Saray'dan aradı. henüz iki günlük asker olmasına rağmen, çok rahatım diyor kendileri. kimse beni merak etmesin diye de ekliyor. bir de hırsızlık çok oluyormuş. şimdilik nöbet yok ama, yatakhanede kendi aramızda ikişer saat nöbet tutmak zorunda kaldık diyor. ankesörden aradığı için fazla uzun konuşamadık, 28 gün sonunda gerçekleşecek olan yemin töreninin ardından tekrar Çerkezköy'e usta birliğine dönecek.

foto : sad spirit

12 Aralık 2009 Cumartesi

Gitme Vakti...



Tatyosta iken Seer demişti: Senin yerine hiç yazmayan bir yazar alacaz diye. Haklıdır ben pek yazmam. diğer yazarlar gibi düşüncelerimi klavyeye aktarma konusunda bir eksikliğim var. Şu anki durumumu da nasıl ifade edebilirim bilemiyorum...

Gayet uzun ve sıkıntılı bir universite macerasından sonra diplomayı aldık ve sıra bir üst level olan askerlik müessesine gelmişti. yok şurası olacak yok şöle olacak derken, memleketim olmasa da kendimi en çok hissettiğim yurdumun nadide bölgesi trakyaya düştüğüm haberini aldık..

askerlik kısa, yer yakın gibi olumlu sebepler ağırlıkta olsa da bu kardeşlik ortamından, o eşsiz sofralardan ve en önemlisi o kırmızı koltuklardan uzak kalmak, belki de samiyen de bir daha maç izleyemeyecek olmak (stad biter mi sorunsalına girmeyelim) askerliğin burukluğunu üst seviyelere çıkarmaya yetiyor.

Hakkınızı helal edin. bu adam gider..

İsmail Patriot