Cumartesi yine yoğundu iş güç.. çıkmak isteyen raporlar, yazılmayı bekleyen dosyalar.. aklımdaysa yol var. özlemişiz otobüsün camından ufka doğru bakmayı. gece yolda zaten birçok şeyi sorgulamaya yeniden baslarız düşüncesiyle hiçbişey düşünmemeye calısıp işi gücü erkenden bitirdik. majeyle bulustuktan serçesimonun lpg sıkıntısı yaşaması nedeniyle hareket noktasından fazla uzaklaşmamaya karar verip zeytinburnu sahildeki yerimizi almışız.
" İlk görüşte aşık olmuş Ay'a. Onun her gün yeni bir kimliğe bürünmesini, kılıktan kılığa girmesini hayranlıkla izlemeye başlamış. Bu aşkı içinde gün geçtikçe büyümüş, öyle büyümüş ki ateş oturmuş içine. İçin için, alev alev yanmaya başlamış. Ama Ay'ın bütün bunlardan haberi yokmuş. Bir gün dayanamayıp avaz avaz bağırmış koca gökyüzüne Güneş: -Seni seviyorum Ay! Seni seviyorum! Öyle korkmuş, öyle korkmuş ki Ay o ateşin içine düşmekten, o büyük aşkla yatmaktan hemen karanlığa gizlenivermiş. O gün bugündür saklanır olmuş Ay en sevdalısı Güneş'ten. Ondandır Güneş'le Ay'ın buluşmayışı sonsuzlukta! Ondandır gecelerin prensesi olduğu Ay'ın; binlerce minik yıldızla oynaşıp, aşktan kaçışın masalını gizler gece... her gece.. "
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder