26 Ocak 2009 Pazartesi

öğrenilen hiçbir şey unutulmaz!


şimdi sana dair ne varsa çocukların erişemeyecegi yerlere uzaklara çok uzaklara kaldırmaktayken... bir yandan da ders bakarken, eski dost Fyodor Mihaylovic çıktı o tozlu raflardaki yerinden...

"kendini az buçuk bilmek ve yaralamak gerek. temel prensip kendini sonsuzca aşağılamak, özsaygını yerle bir etmek, kendini acımasızca zebun bir hale getirmektir, o kadının karsisında. oyle ki, kadın senden tiksinsin, en ufak bir insani duygusu kalmasın sana karsı. sadece acınacak bir zavallı olarak gorsun seni. oyle batır ki kendini artık en zavallı noktaya gel,onun gozunde, ama bunu taktik olarak yap, puf nokta bu. bir planın parçası olarak yap tüm bunları. oyle sulu sepken,gonulden paspas olma. işte paspas oluyorum ve paspas olarak, kendimi horluyorum de. oyle yap ki bunu, artık kendinden tiksin, kendinin o halinden utan, o halin aklına gelince yuzune battaniye falan ört o derece. o ani hatirlamak senin icin olumcul, o ani unutmak ise en buyuk istegin olsun. o unutma isteği oyle bir hale gelir ki, kendinin o aşağılık halini unutmak kadını unutmak olur. cunku kadin tanik olmustur ve olmesi gerekir. bu bir. ikincisi, bu horlama isini bizzat bilakis kendin yapmissin. seni kimse asağilamadi. sen yaptin, sadece kendin. kimse seni, senin kendini asağılayabileceğinden fazla horlayamaz. en dibe sen götürdün kendini. bu duygu ozguvendir. kendi gucunun sinirlarini kendi kendine cizmektir."

şimdiden zamana bırak ya da başkasını bul dediğinizi duyar gibiyim.... oysa kutsal kitaplarınız bile bunu söylüyor; sizi zamandan başkası öldürmüyor ( Casiye Suresi 26 )... başkası mı? unutmak için başkalarının kanına girmek terbiyesizliktir ve kişinin kendisine yaptığı bir saygısızlıktır.

Unutmaya çalışmak kavramımızda hatalar olduğunu düşünüyorum hem... birini unutmak gerekliyse unutmamak icin gereken seyleri yapmamak yeterli. Nihayetinde aktif bir surec degil pasif bir surectir yasanan.... o yüzden
-film falan izlenmemelidir. nitekim bazı karakterler ve sahneler birşeyleri çağrıştırabilir.
-duygusal ağırlıklı şarkılardan mümkün mertebe kaçılmalıdır.
-sürekli güzel yanlarını düşünüp zaten geri gelmeyecek olanı bilinçaltında bir melek yapmanın alemi yoktur.
-kafa boş bırakılmamalıdır mümkün olduğunca işle güçle meşgul edilmelidir.
-şu kafaya iyi sokulmalıdır ki zaman en güzel çaredir. kimse kolay olacağını söylemiyor zatenleri dinlemeyin..... İllaki unutmak istiyorsanız yukarıdakini uygulayın ama bence en iyisi mi siz unutma konusuna da bu kadar takmayın... bu "eski" sevgiliyi unutmaya çalışmanı sağlayacak kadar , bu yolda herşeyi yapmaya hazır hale getirecek kadar gözünü bürüyen nefret nedir. bir insandan bu kadar tiksinmeyi istemek nedendir. nasıl başarırsınız.
anlamıyorum ki bu eski sevgililer ne yaptı arkadaşım. ananızı babanızı mı öldürdü? böbreğinizi mi çaldı , evinizi mi kundakladı? paralarınızı mı çaldı. ne yaptı amına koyıım? nedir bu manyaklar gibi nefret edip unutmaya çalışma yolları aramak.
ulan sen sevdin onu hatırlamıyor musun?
takıldınız ettiniz. gezdiniz tozdunuz. seviştiniz üzüldünüz.
daha ne lan sonunda bitti işte. daha neyin kavgası, neyin derdi bu.
kim öğretti olm size aşkın sadece mutluluk olduğunu ?

Yeter yahu günlerdir, unut onu unut onu.... Lan ne manyak bir bakış açınız varmış insan ilişkilerine....

Saygılar

I wear my sunglasses at night
So I can, So I can
Watch you weave then breathe your story lines

I wear my sunglasses at night
So I can, So I can
Keep track of the visions in my eyes

Hiç yorum yok: