Futbolun bizim olduğu, 3 kornerin 1 penaltı, minyatür kalede sadece belden aşağısının gol sayıldığı, kendi mahallenden bir kaç mahalle aşağıya deplasman maçına gittiğin, sabahın köründe inmiş topuna hava basmak için türlü materyal aradığın, mahalledeki abinin maçtan çıkıp yerine girişini delilerce beklediğin, bazen gazozuna, bazen sadece kazanma arzusuna oynadığın, her maç dönüşü evde bekleyen annenin yine batırmışın üstünü serzenişine güldüğün günlere özlemle..
1 yorum:
aynı futbol anlayışıyla kimi zaman sabah oynanan maça annemi uyurken evden kaçarak gittiğim zamanlar aklıma geldi yazınızla... nereye gittiğini söylemene gerek duymadan üzerindekilerin kirliliğinden anlayabilmesi pek de güç olmaz... ama dediğim gibi sizinde belirttiğiniz gibi, o zamanların futbol aşkı futbol sevgisi unutulmaz apartman kaleleri, alman kale falan filan işi biz abartıp sağlık çantası bile getiriyorduk toprak sahalara.. benim anlayamadığım yahu bu taştan kale yaptığımız zaman üst direk nasıl oluyordu ? kalecinin boyu kadar dı galiba :) ne unutulmaz günler bunlar....
benim ismim sami ... peşindeyiz grubunun müdavimiyim... hergün okuyorum yazdıklarınızı nedense çok iyi geliyor yazdıklarınız ve içimde size bağlayan size yakın bulduran bişeyler var... çalışmalarınızı ilgiyle izliyorum.. ve size yardımcı olmak adına çalışabilirim.
mail : sgemuk@gmail.com
Yorum Gönder